MANDALİNA BAHÇESİ (MANDARIINID)

"Oğlunun yanına bir Gürcü gömdün" "Bu bir şeyi değiştirir mi Ahmed?" Sahiden de bu bir şeyi değiştirir mi?

Devamını Okuyun  

1900 EFSANESİ (LA LEGGENDA DEL PIANISTA SULL'OCEANO)

“Sanırım siz kara insanları, vaktinizi “neden?” diye sorarak boşa harcıyorsunuz. Her zaman, olmayanın peşinde koşuyorsunuz” diyor 1900, hikayeyi bize, daha doğrusu müzik aletleri satıcısına anlatan yakın arkadaşı trompetçi Max’e. O, bizim kadar merak etmiyor dünyayı. Çünkü nerede başlayıp nerede bittiğini bildiği, iyi tanıdığı bir dünyası var onun. Bunu seviyor. “Sınırlarını bilmediğin bir dünyada kendi sınırsızlığını yaratamazsın” diyor. “Piyano tuşları sınırsız değildir, sen sınırsızsındır” şeklinde yanıtlıyor, “Dünyayı kendin için, kendi gözlerinle görmek istemez misin?” diye soran Max’i. Sınırları belli olmayan bir dünyanın içinde yolunu kaybetmekten korkuyor. “Mutluluğunu, sınırsız olmayan bir piyano çalarak yaşarsın” diyerek ifade ediyor kendi mutlu dünyasını. Çünkü o, 88 tuşlu piyanosuyla kendi dünyasında kendini gerçekleştiriyor.

Devamını Okuyun  

BAYAN LOWRY VE OĞLU (MRS. LOWRY AND SON)

Bir tek resim yaparken var olduğunu hissedebilen bir ruh o. Başka dünyalar resimlerinde, ince ve sabırlı fırça darbeleriyle zuhur ederken, o da onların içine giriyor, onlarla birlikte nefes alıyor. Ah bir de annesine beğendirebilse!

Devamını Okuyun